Bakan Kurum Gaziantep’te Depreme İlişkin Açıklamada Bulundu
Toplantı sonrası açıklama yapan Bakan Murat Kurum, depremin ardından yıkılan binaların enkazında halen umutların var olduğunu, arama kurtarma ekiplerinin vatandaşları canlı olarak çıkarabilme motivasyonuyla çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti.
Kurtarma açısından en hassas saatlerin yaşandığını dile getiren Bakan Kurum, bir yandan da artçı depremlerin sürdüğünü hatırlattı.
Gaziantep’teki koordinasyon merkezinde süreci anbean takip ettiklerini aktaran Kurum, “Şu ana kadar 684 artçı deprem yaşadık. Halen artçı depremler devam ediyor. Yorulan binalar sebebiyle de artçı depremlerle birlikte binaların hasarının daha da arttığının, dolayısıyla hasarlı binalarla ilgili hassasiyetin hala devam ettiğinin altını çizerek ifade etmek istiyorum. Kesinlikle vatandaşlarımızın hasarlı binalara girmemeleri noktasında önemle bu konuyu ifade etmek istiyorum. Hasarlı binaların yanında da durulmaması noktasında birimlerimiz, ekiplerimiz bu süreci yakinen takip ediyorlar.” diye konuştu.
Gaziantep genelinde 1646 arama kurtarma personelinin 400’ün üzerine iş makinesi ve ekipmanla enkaz alanlarında çalışma yaptığını bildiren Kurum, 618 sağlık çalışanı ve 243 ambulansın AFAD faaliyetleri kapsamında arama kurtarmada görev yaptığını, diğer alanlarda da 12 bine yakın sağlık çalışanıyla sürecin yürütüldüğünü aktardı.
“Belki dünyanın en büyük deprem felaketlerinde biri”
Bakan Kurum, Türkiye’nin çok büyük depremler gördüğünü acılar çektiğini bugün de dünyanın en büyük deprem felaketlerinden biriyle karşı karşıya olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin ülke olarak her depremde, her afette bir olmayı bildiğini, 85 milyonun yüreğinin afet bölgelerinde attığını söyledi.
İlk yardım ödeneklerinin illere aktarıldığını kaydeden Kurum, şu an önceliklerinin arama kurtarma faaliyetleri olduğunu vurguladı.
Bakan Kurum, şöyle konuştu:
“Birinci önceliğimiz arama kurtarma faaliyetleri. 55. saatteyiz. 112. saatte İzmir’de biz yavrumuzu enkaz altından canlı kurtardık. Dolayısıyla bu saatler bizim için çok çok önemli. İkinci önemli husus da hasar tespit ve vatandaşlarımızın barınma ihtiyaçlarını, gıda ihtiyaçlarını giderme süreci. Bu süreçleri de takip ediyoruz ve bu kapsamda Gaziantep özelinde 900 binamızın ağır hasarlı ve yıkık olduğunun tespitini yaptık. Şu an itibarıyla enkazlarımızda vefat eden vatandaşımızın sayısı 551’e ulaştı. Bu enkazlarda yaralı olarak 5 bin 942 vatandaşımızı kurtarmak suretiyle hastanelerimizde, sahra çadırlarımızda, hem İslahiye’deki hem Nurdağ’daki hastanelerimizde tedavi altına aldık.”
“Gaziantep’ten Bahçe’ye kadar otobanımız açıktır”
Bakan Kurum, depremin yeryüzüne yakınlığı sebebiyle yollar ve köprülerde de hasarlar meydana geldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Biz de bu hasarların tespitiyle birlikte ulaşımı ve arama kurtarma faaliyetlerinin hızlı yürütülebilmesi amacıyla yolların açım sürecini titizlikle yürüttük. Karayollarımız, büyükşehir belediyemiz, belediye ekiplerimizle birlikte bu süreci yürüttük. İlk önce D-400 karayolundaki kaya düşmesi sebebiyle o yolun açımı ardından da Gaziantep Bahçe istikametine giden Osmaniye istikametine giden otobanımızda Bahçe’ye kadar olan kısmı dün gece itibarıyla açtık. Şu an Gaziantep’ten Bahçe’ye kadar otobanımız açıktır. Dolayısıyla Osmaniye, Maraş istikametine gidecek vatandaşlarımızın da bu güzergahı kullanmalarını önemle rica ediyoruz. Bu durumda gerçekten arama kurtarma faaliyetleri yapan ekiplerimize, ambulans ekiplerimize de öncelik verilmesini burada ifade etmek istiyorum.”
Altyapı hasarlarıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini aktaran Bakan Kurum, “Bugün Gaziantep merkez, İslahiye ve Nurdağı’nda şebekeye su verilmeye başlandı. Elektrikle ilgili Gaziantep merkezine ilk günden itibaren kısmi olarak elektrik veriyoruz, il genelinde vermeye başladık. Nurdağı ve İslahiye’de de jeneratörlerle takviyelerimizi yapıyoruz. Bu akşam itibarıyla oralarda da elektrik verilmeye başlanacaktır.” dedi.
Bakan Kurum, baz istasyonlarının hasar görmesinden dolayı mobil baz istasyonlarının hizmete alındığını, bunların tadilatlarının tamamlanmasıyla iletişim sorununu çözdüklerini belirterek, Nurdağı ve İslahiye’de sağlık hizmetleri için sahra çadırları kurduklarını söyledi.
“3 bin konteyner kurulum sürecine de başladık”
Bakan Kurum, barınma için şu ana kadar 3 bin 500 çadırın kurulduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“15 bin çadırımıza ilişkin de süreci sahada takip etmek suretiyle gerek enkaz alanlarında gerekse belirlediğimiz toplu çadır kent alanlarında kuruyoruz. Bir taraftan da konteyner kurulum sürecini başlattık. Gaziantep özelinde 3 bin konteynerimizi hem İslahiye’de hem Nurdağı’nda hem de merkezde olmak suretiyle altyapısını hazırlıyoruz ve burada etap etap 3 bin konteyner kurulum sürecine de başladık. Bir taraftan da TOKİ Başkanlığımızla birlikte kalıcı konutlarla ilgili çalışmaları yürütüyoruz. Buna ilişkin yer tespitleri, bizim Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi kapsamında yapmış olduğumuz çalışmalar çerçevesinde belirlediğimiz alanlara ilave etmek suretiyle, alanların, projelerin çalışmasını hızlı bir şekilde vatandaşımızın kalıcı konutlara erişmesini sağlayacak adımlarımızı daha önceki depremlerde, afetlerde olduğu gibi burada da hızlı bir şekilde yürütmek üzere ekiplerimiz sahada çalışmaktadır.”
Mobil yemekhaneler aracılığıyla yemek dağıtımı yapıldığını, sağlam olan sosyal tesisler ve kültür merkezlerini geçici barınma için kullanılabilecek hale getirdiklerini bildiren Bakan Kurum, şunları kaydetti:
“Büyük bir seferberlik şuuruyla hareket ediyoruz. Bu manada şu an ilimizde herhangi bir araç, ekipman eksiği, arama kurtarma personeli eksiği yoktur ve bütün alanlarda çalışılmaktadır. Devletimiz hem maddi olarak hem manen milletin yanındadır. İnşallah elbirliği içerisinde daha önceki depremlerde, afetlerde olduğu gibi buradaki süreci de büyük bir titizlikle, özveriyle, özenle yürüteceğiz ve vatandaşlarımızı enkaz altında kurtaracağız, kurtarma mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz. Kara, yağmura, yağışa rağmen bu süreci yürütüyoruz. Jandarmamızla birlikte köylerimize battaniyelerimizi, çadırlarımızı ulaştıracak iki tane helikopterimizi tahsis ettik.”